BİZE ULAŞIN

Düşük Sonrası Beslenme

Gebelik kadın için aynı zamanda fizyolojik bir yüktür ve özel bir beslenme düzeni gerektirir. Aynı şekilde çeşitli sebeplerden bir düşük yaşadıysanız; vücudunuzun toparlanması ve yeniden gebeliğe hazırlanması için beslenmenizde birkaç püf noktasına dikkat etmeniz gerekiyor. Aynı zamanda moral depolamak için de…

DEMİR DEPOLARINI YENİDEN DOLDURUN!

Kanamalı bir düşük yaşadıysanız, kendinizi halsiz ve bitkin hissediyorsanız sebebi demir depolarınızın boşalması ve kansızlık olabilir. Demir depolarınızı yeniden doldurmak; hem kendinizi daha iyi, enerjik ve aktif hissedebilmeniz için hem de gebeliğe yeniden hazırlanmak adına önemlidir.

Demir mineralinin en zengin kaynağı kırmızı ettir. Tavuk, balık, av etleri, yumurta ise diğer demirden zengin hayvansal protein kaynaklarıdır. Pekmez, siyah çekirdekli üzüm, koyu yeşil yapraklı sebzeler ve kurubaklagiller de az miktarda demir içerir.

Ispanak, pazı, nohut gibi bitkisel kaynaklı demirin vücutta kullanılabilmesi için yanına hayvansal kaynaklı demir de almak gereklidir. Bu nedenle bu tür besinleri etli, kıymalı pişirmek, daha fazla fayda sağlamamıza yardımcı olur.

Çay ve kahve gibi tanen içeren içecekler vücutta demirin kullanılmasını engeller. Bu süreçte çay ve kahve tüketiminizi azaltmaya dikkat edin. İçecekseniz açık ve limonlu çay tüketin. Yemekten 45 dakika sonraya kadar bu tür içecekleri tüketmeyin.

C vitamini, vücutta demir mineralinin kullanılmasına destek olur. Bu nedenle beslenmenizde çiğ sebzelere ve taze meyvelere yer vermelisiniz.

Ekstra demir minerali ve C vitamini takviyesi almak konusunda doktorunuza danışın.

FOLİK ASİTTEN ZENGİN BESLENİN!

Yeniden gebe kalmayı düşünüyorsanız folik asitten zengin beslenmeli ve folik asit desteği almalısınız.

Amerika Toplum Sağlığı Derneği ve birçok sağlık otoritesi gebelikten 3 ay öncesinde anne adayının günlük 400 mikrogram folik asite gereksinimi olduğunu belirtmiştir. Gebelik döneminde folik asit yetersizliği nöral tüp bozukluğu adı verilen ve bebeğin omuriliği ile ilgili sağlık sorunları olarak açıklanabilecek problemlere yol açabilir. Koyu yeşil yapraklı sebzeler, tahıllar ve kuruyemişler her ne kadar folik asit içerse de, gebeliğe hazırlanan kadınlarda gebelik öncesi üç ay ve gebelik döneminin ilk üç ayında folik asit desteği alması önerilir. Folik asit desteği almak konusunda jinekoloğunuza veya diyetisyeninize danışabilirsiniz.

B VİTAMİNLERİNİ ÖNEMSEYİN!

Sinir sistemi açısından B vitaminlerinin önemi yadsınamaz. Doktorunuz gerekli gördüğü taktirde B vitamini desteği kullanabilirsiniz.

Tam tahıllı ekmekler, yulaf, kuru baklagiller B vitamininin zengin kaynaklarıdır. Her gün düzenli olarak tüketmeye özen gösterin.

Süt ve süt ürünleri ve et, tavuk, balık gibi hayvansal gıdalar ise bitkisel besinlerde bulunmayan B12 vitamini içerir. B12 yetersizliğinde anemi durumu oluşabileceğinden ötürü her gün 2 bardak süt ürünü ve en az 2 köfte kadar et, tavuk veya balık tüketmelisiniz.

MORALİNİZİ YÜKSELTECEK ŞEKİLDE BESLENİN!

Kendinizi depresif ve mutsuz hissettiğiniz bu dönemde vücudunuzda seratonin yani mutluluk hormonu miktarını yükseltecek besinleri tercih etmeye çalışmalısınız. Muz, peynir ve çikolatanın seratonin salgılatma konusundaki etkisi yadsınamaz. Beslenmenize günlük 1 adet muz, 1-2 parça peynir ve 30 gram bitter çikolata ilave edin.

YENİDEN GEBE KALINCA ANANAS TÜKETİN!

Yapılan bazı bilimsel çalışmalar, ananasın ilk üç ayda bebeğin tutunmasını kolaylaştırıcı etkisi olduğunu belirtiyor. Yeniden gebe kalmaya hazır hissettiğinizde ve yeni gebeliğinizde ilk üç ay C vitamini ve liflerden de zengin olan bu meyveye sofralarınızda yer açın.

Serkan TUTAR – Uzm. Diyetisyen ve NLP Uzmanı